1949 yılında yürürlüğe giren Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasası 75 yaşında. Hamburg Parlamentosunun son oturumunda Anayasa hakkında bir basın açıklaması yapan Bağımsız Hamburg Eyalet Milletvekili Mehmet Yıldız, önemli mesajlar verdi. Yıldız, “Demokratik kazanımları adım adım ortadan kaldıran, savaşları körükleyen, doğaya ve iklime zarar veren neoliberal cephe CDU, SPD, Yeşiller ve FDP, anayasayı ve demokrasiyi korumaktan acizdir,” dedi.
GAZETEM/HAMBURG
“İNSAN ONURU DOKUNULMAZDIR“
Korona döneminde Anayasa’nın birçok düzenlemesinin askıya alındığına değinen Yıldız şöyle konuştu: “1990’dan bu yana CDU, SPD, Yeşiller ve FDP partileri tarafından işçi hakları ve sosyal haklar geriye götürüldü. Sığınmacıların iltica hakları gitgide kısıtlandı. Korona önlemlerini eleştirenler aşırı sağcı diye iftiraya uğradı. Milyarlarca dolarlık silah ihracatıyla dünyadaki savaşlar körüklendi. Özellikle Ukrayna ve Gazze Şeridi’ndeki savaşlarla ilgili olarak, barış, uluslararası hukuk ve diplomatik çözümler için kararlı bir şekilde mücadele eden insanlar susturulmaya ve toplumdan dışlanmaya çalışıldı. Rusya ve Çin’e karşı düşman olarak karalama kampanyaları yürütülmeye devam ediliyor. Gazze Şeridi’ndeki çatışma üzerine açık bir tartışma genel olarak antisemitizm olarak nitelendiriliyor, hatta kısmen kriminalize ediliyor ve şiddetle bastırılıyor. Örneğin, Hamburg’daki gösterilerin tamamen yasaklanması, Berlin’deki Filistin kongresinin yeterli yasal dayanak olmadan polis tarafından sona erdirilmesi veya Humboldt Üniversitesi’ndeki diyalog odaklı protestoların sona erdirilmesi gibi.”
Anayasa’nın (GG) 26. maddesinde şöyle denir: “Halkların barış içinde bir arada yaşamasını bozmak amacıyla yapılan ve bu amaca uygun olan eylemler, özellikle bir saldırı savaşının hazırlanması, anayasaya aykırıdır ve cezalandırılmalıdır.” GG’nin 1. maddesinde ise şöyle denir: “İnsan onuru dokunulmazdır. Devletin tüm organları onu saygıyla karşılamak ve korumak zorundadır.”
DÜŞMAN YARATMAK YERİNE BARIŞ POLİTİKASI İZLENMELİDİR
İnsanların onurunun herkes için eşit şekilde saygı görmesi ve korunması gerektiğini söyleyen Yıldız, “Bu durum özellikle yoksullukla karşı karşıya olan çocuklar ve aileler ile mülteciler ve göçmenler için uzun zamandır geçerli değil. Bu insanlar günlük hayatta, iş dünyasında, barınaklarda, mülteci kamplarında her gün haksız muameleye uğruyorlar. Sadece Hamburg’da 2000’den fazla insan sokaklarda yaşıyor. Birçok aile ay sonunu getirmekte zorlanıyor. Akdeniz’de, AB’nin insanlık dışı politikaları nedeniyle 100.000’den fazla insan boğularak hayatlarını kaybetti. Savaş bölgelerine ve Orta Doğu’daki devletlere silah gönderilmesi, halkların bir arada yaşamasını zorlaştırıyor ve savaşların devam etmesini sağlıyor. Bu artık sona ermelidir. Anayasayı ve demokrasiyi korumalı, zenginlik topluma eşit bir şekilde dağıtılmalı, yoksullukla mücadele edilmeli, düşman yaratmak yerine barış politikası izlenmeli, sömürgecilik bırakılmalı ve küresel ölçekte güney ülkeleriyle eşit düzeyde adil ticaret ilişkileri kurmalıdır,” diye ifade etti.