Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Onuncu Köy” programında Çağlar Cilara’nın konuğu oldu ve Başbakanlık dönemi de dahil olmak üzere geçmişe yönelik soruları cevaplandırdı. Davutoğlu, “Ben intikam peşinde koşmayan, ülkem kötüye giderken azimle siyaset yapan bir insanım” dedi.
Haber: Mehmet ATAK
Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasından sonra Başbakanlığa getirilip daha sonra da AKP’ye Genel Başkan seçilen ve ilk Genel seçimde başarılı olmasına rağmen, bir süre sonra istifa noktasına gelen eski Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, şimdilerde “Gelecek Partisi” Genel Başkanı olarak yine siyaset sahnesindeki yerini aldı. “Onuncu Köy” programında Çağlar Cilara‘nın konuğu olan Ahmet Davutoğlu, beyazlayan saçlarıyla değişik bir görünüm arzederken, Çağlar Cilara’nın geçmiş dönemlere yönelik soruları karşısında tecrübeli bir siyasetçi edasıyla hiç zorlanmadan konuştu. Proğramın sonunda, AK Parti’den istifası ile kurduğu Gelecek Partisi’nin amaç ve hedefleri konularında ikinci bir söyleşi yapılacağı açıklandı. Çağlar Cilara’nın bir bahçede gerçekleştirdiği yayında, “Sayın Davutoğlu, kurduğunuz parti ile hedefinizin iktidar olmak değil, AKP’nin oylarını azaltmak suretiyle onu iktidardan düşürmek olduğu şeklinde söylemler ortalıkta dolanıyor” şeklindeki bir soruyla başlayan söyleşide, Ahmet Davutoğlu’nun sözlerinden özetler şöyleydi:
* Benim intikam hırsım yok; eğer öyle olsaydı, Başbakan iken imza toplayıp kongreye giderek cezalandırırdım.
* Geçmişte bana çok hakaretler yapıldı. Buna rağmen Cumhurbaşkanı ve AK Parti aleyhinde hiç konuşmadım.
* Zarar vermek isteseydim, 31 Mart Mahalli Seçimler aşamasında konuşurdum.
* 2013’teki Gezi Olayları Türkiye için bir kırılma yılıdır.
* Gezi Olayları esnasında şayet ilk aşamada çevrecilere karşı bir yakınlaşma olsaydı, ülkemiz için çok iyi bir aşama olurdu.
* Osman Kavala ile bir yakınlığım yok. İnsanların suçu ortaya konulmadan tutuklanmaması lâzım.
* 17-25 Aralık milli iradeye karşı bir darbe girişimiydi ama iddialar da araştırılmalıydı.
* Geçmişte hep betona yatırım yapıldı.
* Bataklığı kurutmanın yolu sivrisinekleri avlamakla olmaz. Çare, kurumları bağımsız şekilde çalıştırmaktır.
* Başbakanken bile hiç bir yakınıma özel muamelede bulunmadım.
* HDP’li liderler, gelişmeler karşısında samimi bir sınav veremediler.
* Diğer kırılma noktalarından biri de, 2015’te Haziran-Kasım seçimleri arasındaki terör olayları idi.
* Ben, “Daha fazla özgürlük ve kamu düzeni ile daha fazla demokrasi’ derken, Sayın Erdoğan özellikle Anayasa Referandumu sonrası, ‘Daha fazla güç, daha fazla otoriterlik’ düşüncesinde idi.. Ayrıldığımız nokta bu”..
* 15 Temmuz’da Başbakan olmadığım için tam bir yorum yapamam ama Soruşturma Komisyonu’na 80 sayfalık bir rapor sundum. Bazı yetkililer Komisyona gelip ifade vermedi. Bugün bile soruşturma başlatılsa, yine bildiklerimi söylerim.* Devletin kontrolü açılan bankalara para yatıran insanlara soruşturma açılması doğru bir şey değildir.
* Ülke kötüye giderken, azimle siyaset yapacağım.