Almanya’nın yeni İçişleri Bakanı Faeser, İslamiyet’i Almanya’nın bir parçası olarak gördüğünü belirtirken, ülkenin önemli ölçüde göçmen işgücüne ihtiyacı olduğunu söyledi.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, ülkedeki Müslümanlar ve göçmenlerle ilgili açıklamalarda bulundu.
“Göçmen dostu bir siyaset” izleyeceklerini belirten Sosyal Demokrat Partili (SPD) Faeser, Süddeutsche Zeitung gazetesinin Perşembe günkü nüshasına verdiği demeçte, “İslam elbette Almanya’ya aittir, (o) on yıllardır kültürel yaşamın bir parçasıdır” dedi.
Almanya’nın bir göç ülkesi olduğunu vurgulayan Faeser, “Artık iyi bir entegrasyon ülkesi de olmalıdır” diye konuştu.
Almanya’nın uyum konusunda ilerleme kaydedebilmesi için göçmenlerin Alman vatandaşlığına geçişlerinin kolaylaştırılması ve yasal göçün teşvik edilmesi gibi uygulamalara başvurulması gerektiğini söyleyen Faeser bir yandan, “İş gücü göçünü kolaylaştırmalıyız” derken, öte yandan da “Kalamayacak olanların geri gönderilmesini ve gönüllü olarak ayrılmasını da teşvik etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Faeser, işgücü piyasasının “önemli ölçüde” göçe ihtiyacı olduğunu da sözlerine ekledi.
İslamcı tehlike endişesi
SPD’li politikacı, İslamiyet’in Almanya’nın da bir parçası olduğunu vurgularken, İslamcı tehlikelerden de “büyük endişe duyduğunu” dile getirdi.
Faeser demecinde, “Afganistan gibi ülkelerdeki istikrarsızlıklar riskleri artırıyor ve (İslamcılara) geri çekilme alanları yaratabilir. Çok dikkatli olmalıyız. Ülkemizdeki terör tehdidi bende endişe yaratıyor” dedi.
Şu anda cezaevlerinde bulunan İslamcıların cezalarını çektikten sonra sonra önümüzdeki birkaç yıl içinde hapisten çıkacaklarını kaydeden Bakan, “Şimdi acilen açıklığa kavuşturmamız gereken konu, onların toplum için hala ne kadar tehlikeli oldukları” ifadelerini kullandı.