Mannheim kentindeki ünlü Rock grubu Zemin’in solisti Birkan Aydoğdu, uluslararası arenada her çeşit müziğin çok etkin bir iletişim vasıtası olduğuna dikkat çekerek, “Müzik sevgi ve barış elçisidir” dedi.
Röportaj: Mehmet ATAK/ gazetem.eu
.
Almanya’nın bilinen en köklü Türk-Rock gruplarından “Zemin”in Solisti Birkan Aydoğdu ile 500 km öteden bir söyleşi yaptık.
Öncelikle merhabalar!.. Almanya’da Türkçe Rock müzik yapma fikri sizde nasıl oluştu? Kendinizi biraz tanıtır mısınız..
Birkan Aydoğdu: Kısaca grubun tarihçesinden bahsedeyim. “Zemin” 2009’da farklı müzik dallarıyla ilgilenen 8 kişilik karma bir grup olarak kuruldu. Aslında ilk etaptaki hedefimiz kollektif bir müzik grubu ortaya koymaktı, fakat yaş aralığımız ve tecrübe farklılıkları yüzünden grubun ilerlemesi açısından tek bir stile yoğunlaşmamız gerektiği kararı aldık. Ve farkettik ki herbirimizin buluştuğu ortak nokta, stilin kültürleşmiş türkçe Rock parçalarının olduğuydu. İlk zamanlarda çok sert bir stil seçmiş olsak’ta zamanla köklerimize inmenin yolunu bulduk.
Ben 1996`da göç vesilesiyle Almanya`nın Mannheim şehrine yerleştim. Tüm grup arkadaşlarım da Heidelberg, Germesheim ve Mannheim gibi civar kentlerde yaşıyor.
Peki köklerimiz derken nasıl bir stilden bahsediyorsunuz ?
B. A : Açıkçası şu anki yaptığımız şarkılar içerisinde; Neşet Ertaş, Cem Karaca, Barış Manço, Aşık Mahzuni Şerif ve 80’li 90’lı 2000 ‘li yıllara damgasını vurmuş olan bir çok parçayı kendimizce harmanlayarak repertuarımıza ekliyoruz.
Birçok yerde sahne alma şansı buldunuz mu bu stilinizle?
B:A: Kesinlikle evet.. Özellikle Avrupa çapındaki birçok festivalde sahne alma şansı bulduk. Ayrıca ülkemizin birçok değerli isimleriyle de aynı sahnede program yapma şansımız doğdu..
Bize biraz bu isimlerden bahseder misiniz ?
B. A: Öncelikle şunu belirtmek isterim; birçok konser organizasyonlarının birinci tercihi olarak grubumuzun seçilmesinin arkasındaki gerçek, 2010 yılında birkaç televizyon programına çıkmış olmamız ve bunların içersinde Atv, Show TV gibi o dönem en çok izlenen prestijli kanalarda Prime-Time zamanlarda Avrupa yayınlarında yer bulmuş olmamızdır. Ünlü isimlere gelince.. Duman, Athena , Mor ve Ötesi, Zakkum, Ogün Şanlısoy, Model, Kurban, TNK gibi bircok grupla aynı sahneyi hatta aynı kulisi paylaşma imkanı bulduk.
Ne tür mekanlarda sahne almaktasınız ? (Türk-Alman vs.)
B.A : Mekanlar çok değişkenlik gösteriyor. Festivallerde daha çok Alman kitlesi bulunuyorken, mekan sahnelerimizde daha çok Türk dinleyiciyle buluşma şansımız oluyor.
MÜZİK USTALARI BİZİM REHBERİMİZDİR
Hangi ülke ve şehirlerde program yaptınız ?
B.A : Daimi olarak Stuttgart, Mannheim ve Köln’de sahne alıyoruz. Etkinliğe bağlı olarak Hollanda Amsterdam, Fransa Staßburg, İsviçre Basel; Türkiye’de ise İstanbul ve İzmir’de sahne alma şansımız oldu
– Beğenip etkilendiğiniz ve örnek aldığınız grup veya ünlü isimler de vardır mutlaka ?
B:A : Örnek aldığımız gruplar demek yerine feyz aldığımız isimler var tabii ki.. Büyük ustalarımız Neşet Ertaş, Aşık Mahzuni Şerif, Cem Karaca, Moğollar, Barış Manço ve tabii ki müzik tarihimizde önemli bir yer edinmiş olan Erkin Koray bizim için çok büyük anlam ifade ediyor.
Zamanın ötesinde müzik icra etmelerinin yanı sıra birşeyler üretmek adına vermiş oldukları, seferberlikleri bizi motive eden unsurlar. Klasikleşmiş eserlerini defalarca dinleyip saatlerce üzerine tartıştığımız zamanlar oluyor ve bu da yaptığımız işe ne denli büyük bir saygı göstermemiz konusunda her defasında bizlere tekrar yol gösteriyor.
İLETİŞİMİN EN BÜYÜK İCADI SANATTIR ve DOLAYISIYLA MÜZİKTİR
Peki Grup Zemin’in günümüzdeki hedefleri neler ?
B. A. : Maalesef dünyamızı etkisi altına almış olan Covid-19 salgını biz müzisyenleri inanılmaz derecede etkiledi. Bu yüzden birçok sahnemiz iptal oldu. Ayrıca albüm hazırlıklarımızı da 1 yıl ertelemek zorunda kaldık, ama herşeye rağmen önce sağlık ve normalleşme sürecinde üzerimize düşen görevi layıkıyla yapmaya çalışmak durumunda olduğumuzu düşünüyorum.
Uzun vadeli olan hedefimiz, yaptığımız müziği kültürlerarası bir köprü olarak kullanabilmek ama açıkçası sanatla uğraşan insanların anlatmak istedikleri bir şeyler olmasi taraftarıyım. Toplumsal olarak İngilizce dünya dili olarak kabul görüyorken, bizim için iletişimin en büyük icadı Sanattır ve sanatın olduğu yerde daima güzel şeyler, gerçekler konuşulur. Sanat, kralın çıplak olduğunu söyleyen bir çocuktur.
Kısa vadeli hedeflerimiz ise, Pandemi sürecinin sona ermesiyle tekrar sahnelerimize kavuşup , albüm çalışmalarımıza tam gaz devam etmek şeklinde özetlenebilir.. Hedeflerimizin arasında klip çalışması ve kolektif projelere de yer vermek konuları da bulunuyor. Bireysel olarak müzik türlerini birleştimek de hedefimizdir. Arkamıza baktığımızda dünyaya güzel şeyler bırakmış olmak istiyoruz, Tüm gayemiz bu yöndedir.
Grubun diğer üyeleri bu süreci nasıl değerlendiriyor acaba?
B.A: Bireysel olarak herbirimizin mesgul olduğu müzik harici işler var. Örnek vermem gerekirse ben Birkan Aydoğdu, Kurumsal bir şirekette Sosyal alanda faaliyet vermekteyim ve de akademik çalışmalarla kendimi geliştirmekteyim, ki bunun içerisinde Aile Danışmanlığı, Kültürlerarası Danışmalık hizmeti ve Çocuk Esirgeme yurdunda yönetim pozisyonunda çalışıyorum.
Davulcumuz Barış Yıldırım ise doktora tezi yazmakta ve aynı zamanda Gastronomi alanında saygıdeğer bir işletmeci. Gitaristimiz Berkant Taşkıran Mimar ve aynı zamanda uzun yıllar Türkye’de bir çok ünlü sanatçıyla çalışmış biri. Diğer gitaristimiz Atilla Kurultay ise Germesheim Üniversitesi’nde Etkinlik Teknisyenliği yapmakta.
Fakat bu süreçin sanat için çok sancılı bir dönem olması sebebiyle, gruptaki arkadaşlamızla bir araya gelme şansımızı pandemi sebebiyle en aza indirgemek zorunda kalmanın sıkıntısını yaşıyoruz. Bütün temennimiz bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatmak.
MÜZİK RUHUN GIDASIDIR; SEVGİDİR BARIŞTIR !
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı ?
Birkan: Müzik, ruhumuz için nefes almak kadar gereklidir. Bu nedenle de bu zor zamanlarda insanlarımızın bol bol müzik dinlemelerini tavsiye ediyorum. Günümüzün iletişim ortamında en etken silah Müziktir.. Müzik sevgidir, Müzik Barış elçisidir.
Tamamı göçmenlerden oluşan ve yaklaşık 10 yıldır Almanya’da aralıksız olarak Türkçe Rock tarzında kolektif müzik çalışması yapan, fakat hak ettiği değeri görmeyen bir müzik grubunun üyesi olarak toplumun karşısında olmaktan dolayı mutluluk duyuyorum.
Herbirimiz bireysel olarak icra ettiği mesleklere sahip olmamıza rağmen, sanatsal yönlerini boşlamayan ve ruhu genc kalan bir grubuz. Maalesef gibi Wikipedia gibi bir sayfada bile adımızı duyurma şansımız olamadı. Demek ki bunun için nitelikli sayfalarda adımızın geçmesi gerekiyormuş…
Bu vesile ile, bizlere kapılarını açan gazetem.eu‘ya teşekkürlerimizi sunarız.
***
Grup ZEMİN irtibat Tel: 0177 8890848
Almanyada yaşayan bir türk vatandaşı olmana ragmen kültürünü unutmayıp vede unutturmadigin icin seni taktir ediyor basarilarinizin devamının da gelecegine inanıyorum azmini en içten samimiyetimle tebrik ediyorum.