47 yıldır yaşadığı Almanya’da restoran işletmeciliği ve tatlı imalatçısı olarak hizmet veren Gaziantepli Mehmet Taş ile eşi ve damadı, iş yerini kundakladıkları gerekçesiyle aldıkları hapis cezası için temyiz mahkemesine başvurdu.
Haber: Mehmet ATAK / Foto: Cem SUVEREN
Dile kolay, tam 47 yıl önce Gaziantep’ten Almanya’ya gelip, Lüneburg ve Hamburg’un muhtelif semtlerinde restoran işletmeciliği yapan ünlü tatlı ustası Mehmet Taş, 2015 yılı Mart ayında, işletmekte olduğu Bahrenfelder Forsthaus’u, sigorta şirketini dolandırmak amacıyla kundaklamaktan 3 yıl 8 ay hapse mahkum oldu. 7 Mayıs’ta görülen son mahkemede eşi F. Taş ve damadı E. Kırkgöz‘e de 3’er yılı aşkın hapis cezası verildi. Alman medyasına da konu olan yangın olayında, Hamburg’un Bahrenfeld semtinde 6 dönümlük bir alan üzerinde bulunan tarihi lüks yapı Forsthaus adlı restoran, 23 Mart 2015’te gece 22.00 sıralarında çıkan yangında büyük çapta hasar görmüştü.
MAHKEME 5 YIL SÜRDÜ
Usta aşçı ve tatlıcı Mehmet Taş, geçtiğimiz günlerde yaptığımız yüz yüze görüşmede, “Hiç suçum yokken, şüpheden dolayı bana bu ceza verildi” diyerek, yangın olayındaki gelişmeleri anlattı.
70 itfaiyeci tarafından söndürülen yangın sonrası 1 Milyon 200 bin Euro’luk bir zarar tespiti yapılan Forsthaus için açılan dava, 2015 yılı Kasım ayında delil yetersizliğinden dolayı kapanmışken, beklenmeyen 2 gelişme sebebiyle tekrar kaldığı yerden devam etti.
BİR TÜRK KADINI İHBAR ETTİ
Edinilen bilgilere göre, Taş ailesini 8 ay boyunca meşgul eden davanın tekrar başa dönmesinin nedeni, ihbarcı bir Türk kadınının polise başvurup, duyduklarını anlatmasıydı. Mahkemenin tekrar başlamasına vesile olan bu önemli gelişme şöyle başladı: Yangın dolayısıyla açılan davanın delil yetersizliğinden kapanma noktasına geldiği günlerde, Taş ailesinin damadı olan E. Kırkgöz’ün daha önceleri tanışmış olduğu C.G. isimli bir Türk kadını ile yaptığı sohbet konuşmalarıydı. Bu aşamada biraz içli dışlı da olununca, kadından hiç şüphelenmeyen E. Kırkgöz, işlettikleri mekanın yanması hakkında bazı detayları laf olsun diye şaka yollu karşısındakine nakletti. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Kadın hemen polise ihbarda bulunup, Erdal K.’nın adını verdi. Ve bu ihbar üzerine mahkeme tekrar başlayıp, daha derin bir araştırma başlatıldı. Sanıkların ceza almalarına neden olan diğer gelişme ise, ihbardan hemen sonra her 3 zanlının evlerinde yapılan geniş kapsamlı arama tarama esnasında E. Kırkgöz’ün evinin balkonundaki takım sandığı içersinde boru şeklinde eski bir anahtarın bulunmasıydı. İthamlar da bu anahtarın Fortsthaus’un dış kapısını açmak için kullanıldığı şüphesi üzerinde yoğunlaşmaktaydı. Bu anahtarı imal eden firmadan alınan açıklama yazısı ise mahkemece yeterli görülmedi. Diğer anahtarlar ve aletlerle birlikte bir kısmı yanmış halde balkonunun bir köşesine atılan bu boru anahtarın, dış kapı kilidi ile kısmen uyumlu olduğu şüphesi üzerinde duruldu. Balkonda bulunan anahtar ile muhbir kadının ifadesi, yazışma dosyaları ve olağan bazı telefon konuşmalarını şüpheli delil olarak görerek birleştiren mahkeme, sanık Mehmet Taş ile E. Kırkgöz’e 3’er yıl 8 ay, F. Taş’a ise 3 yıl 4 ay hapis cezası verdi.
YEMEKLER SEVGİ İLE LEZZET KAZANIR
“Bahrenfelder Forsthaus’u satın alma niyetindeyken, bu beklenmedik yangın olayıyla bütün planlarım altüst oldu. Üstelik de hapis cezası aldım” diyen 68 yaşındaki işletmeci Mehmet Taş, “İlk lokantamı Lüneburg’da açtım. 1983’te Altona Grosse Bergstr.’de Gaziantep Lokantası, Gassstr. ve Bahrenfelderstr.’de Orient Express, 2013-15 arası da Forsthaus’da alnımın akıyla milyonlarca insana ailece hizmet vermekten dolayı gurur duyuyorum. Gastronomide yemek, kebap ve tatlılar insan sevgisi ile daha lezzet kazanır. Tekrar dünyaya gelsem, yine aynı mesleği seçerdim” sözleriyle, artık emekliliğin tadını çıkaracağı bir yaşta maruz kaldığı cezadan dolayı üzüntüsünü dile getirdi. Eşi F. Taş ise, “Gece 22.00’de çıkan yangını, sabah erken saatlerde bir Türk gazetecenin telefonu üzerine öğrendik ve hemen oraya koştuk” dedi ve Almanya’da yarım asra yakın firma işleten Türk ailesi olarak ceza almış olmalarını büyük bir haksızlık olarak gördüklerini ifade etti.
KARARA TEMYİZ MAHKEMESİ’NDE İTİRAZ EDİLDİ
Aldıkları hapis cezasını çok adaletsiz bulduğunu belirten usta aşçı Mehmet Taş, “Vicdanen gayet rahatım. Durumu Temyiz Mahkemesi’ne havale ettik. Oradan gelecek karara karşı boynumuz kıldan incedir. Bu mahkemenin en doğru kararı vereceğine inancımız tamdır. Almanya’da hakimler var çünkü.” şeklinde konuştu.
E. KIRKGÖZ : “ŞAHİTLERİM VAR”
Mahkemenin verdiği hapis cezasının tamamen mesnetsiz delillere dayandığını ifade eden Erdal Kırkgöz ise, “Bir kadının saçma sapan konuşmaları ile yangın sonrasında ne olduğuna bile bakılmadan alel acele toplanarak balkona atılan bir boru anahtarı sebebiyle mahkum edilmem hiç de normal değildir. Zaten yangın gecesiyle ilgili şahitlerim de var. Temyiz mahkemesinin bizim doğrultumuzda bir karar vereceğini umuyorum. Avukatlarımız zaten işi yakından takip etmektedir. Bütün itiraz yollarını deneyeceğiz” şeklinde konuştu.
AÇIKLAMA ve ÖZÜR
C:G “BEN BÜTÜN DELİLLERİ VERDİM”
Hamburg’un Bahrenfeld semtindeki Forsthaus adlı mekandaki yangın olayıyla ilgili olarak işletmeci M. Taş, eşi F.Taş ve damatları E. Kırkgöz hakkında polise ihbarda bulunan C.G., 3 yılı aşkın hapis cezasına çaptırılan kişilerin kendisi hakkındaki “Alkolik, İhbar için para aldı” iddialarına sert tepki gösterdi.
“Ben bütün delileri ilgililere verdim, hepsi ispatlı” diyen E.C., görüşmemizde şunları söyledi:
“İş yerimiz sigortalı değildi demişlerdi ama sonradan sigortalı olduğu ortaya çıktı. Benim alkolik olduğum, ihbardan dolayı para aldığım iddiaları gerçek dışıdır. Ayrıca da, benim telefonum bir yıla yakın polisteydi. Bazı belgeler zaten mahkemeye sunulmuştur. Sanıkların benim hakkımda ileri sürdükleri alkol bağımlısı ve ihbarı para için yaptı gibi iddiaları tamamen saçmadır. Ben insani açıdan vicdanımın sesini dinleyerek hareket ettim.”
NOT: Bayan C.G’nin bu açıklamaları doğrultusunda, kendisinden özür dileyerek, Gazetem.eu’da kendisiyle ilgili o yanlış iddiaları haberimizden çıkarmış bulunuyoruz.