SABAH gazetesinin en çok okunan duayen yazarı HINCAL ULUÇ, Türkiye’ye yeni bir turizm kapısı olabilecek çok önemli bir konuyu yazısına taşıdı. İşte usta yazar Hıncal Uluç’un, ünlü sanatçı Sümer Ezgü’den de alıntı yaptığı “Bu muhteşem haberi nasıl görmedik?..” başlıklı yazısı:
Aslında bütün Türk gazetelerine manşet olmalıydı, kendimizi sevsek, ülkemizin nasıl Allah’ın cenneti, cömertliğin simgesi bir hazine olduğuna inansak, durmadan felaket haberlerini, kin, öfke ve nefretleri manşete çekip, onları yorumlamayı marifet sanmasak, bu muhteşem haberle tüm ülke insanını, her cinsten, her ırk, din, siyasi fikirden, her sosyal görüşten 81 milyonu birleştirir, coşturur ve kucaklaştırırdık.
NASA, yani Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı, yani mesela “Ay’a ilk insan”ı gösteren kurum, perşembe günü Mars’a “Perseverance/ Sebat” adlı bir uzay aracı yolladı.
Sebat, Kızıl Gezegen’de milyarlarca yıl önce göl olan kurumuş Jezero kraterine inecek..
Buraya kadar bir şey yok.. Uzaya, Mars’a durmadan bir şeyler fırlatıyorlar, yıllardır.
Ama bu defa NASA, Twitter kullanarak tüm dünyaya bir açıklama yaptı. Bizi, Türkiye’yi çok ilgilendiren bir açıklama.. Turizm açısından değeri milyarca dolar olan bir açıklama.. Ve biz Türk medyası bunu kavrayamadık. Öneminin, değerinin farkına varmadık. Milliyet içerde büyüttü. Bazıları tek sütun falan verdi. Bazıları hiç vermedi.
Oysa manşetlere çekilmeli, ertesi gün Türk bilim adamları ile söyleşiler yapılmalı, devamında da, turizm uzmanları ve Turizm Bakanı ile konuşulmalı, Salda’ya koşulup bol resimli röportajlarla Salda Gölü ve Köyü, köylüleri tanıtılarak günlerce sürdürülmeliydi..
Dilerim bunları bir ajans yapar da hepimiz paylaşırız.
Gelelim habere..
NASA, Jezero Krateri ile ülkemiz Burdur sınırları içindeki Salda Gölü’nün resimlerini yan yana kullanarak dedi ki..
“Türkiye’deki Salda Gölü ve Mars’taki Jezero Krateri, jeolojik benzerliklere sahip. Mars’a giden keşif aracı üzerinde çalışan görevliler, daha önce Salda Gölü’ne gidip hazırlık çalışmaları ve araştırmalar yaptılar. Mars’ta Jezero Krateri’ne gidemezsiniz ama bir sonraki en güzel şeyi ziyaret edebilirsiniz. Jezero’dan bir dünya uzakta olan Salda Gölü, Mars’taki kuruyan gölün yatağına benzer kimyasal örtüye ve jeolojiye sahip, dünya üzerindeki tek göl. Mars 2020 misyonunda Salda Gölü’nü rehber aldık.”
Milliyet’te okudum cumartesi günü..
“Sebat/ Perseverance’ın yapımında yer alan bilim grubu üyelerinden Purdue Üniversitesi’nden Briony Horgan, “Salda Gölü’nü ziyaret etmenin en güzel yanlarından biri, size milyarlarca yıl önceki Jezero Gölü kıyısında durmanın nasıl bir his olduğunu gerçekten hissettirmesiydi” demiş.
Horgan’ın öğrencisi Brad Garczynski de “Karbonatlar, mikroplar, organikler veya geçmiş mikrobik yaşamın kanıtı olan belirli dokular gibi o ortamda var olan herhangi bir şeyi yakalamada gerçekten önemlidir. Jezero’ya gitmeden önce ordaki yaşam belirtileri arayışımıza odaklanmak için bu karbonatların Dünya’da nasıl oluştuğuna dair bilgiler kazanmak da gerçekten önemliydi. Sebat/ Perseverance, 45 km genişliğindeki Jezero yüzeyinde yaşam belirtisi arayacak” diye eklemiş.
Purdue araştırma ekibi Salda Gölü’nde İstanbul Teknik Üniversitesi ile iş birliği yapmış..
Bu göl dünyada tek.. Hayır, sadece güzelliği ve kumsalı değil, biyolojik, jeolojik ve kimyasal yapısı ile tek. Mars’ta milyarlarca yıl önce var olan, şimdi kurumuş Jezero Gölü’nün tek benzeri. NASA bilim adamları geçen perşembe Jezero’ya inecek uzay aracını ateşlemeden önce, Salda’ya gelip, benzer Jezero’da neyi, nasıl araştıracaklarının denemesini yaptılar. Ruhumuz duymadı, haberimiz olmadı.. Nasıl bir medya var, Türkiye’de, dostlar?. Bu resmi çeken de Amerikalı bilim adamı..
*
SÜMER EZGÜ SALDA’YI ANLATIYOR!..
Ünlü müzisyen, televizyon yapımcısı, doğal yaşam aktivisti ve dostum, kardeşim Sümer Ezgü’yü aradım hemen NASA’nın Salda Gölü açıklamasını duyunca..
Sümer, Salda için de savaşanlardan.. Anlattım.. “Hemen bir Salda yazısı istiyorum senden. İki satır yaz yolla” dedim.. Yolladı..
İşte o yazı..
***
Çocukluğum Burdur’da geçti. Yeşilova ilçesine bağlı Salda Gölü masmavi rengiyle hep farklıydı. O zamanlar Mars gezegenindeki toprak yapısının benzeri olduğunu bilmiyorduk.
Çadırlar kuruluyor izci kampları yapıyorduk yanı başındaki ormanlık alana. İzciler doğa kültürü ile yetişir. Çevre temizliği yaptırıyordu liderlerimiz bize.
Suyunun içme kalitesinde temiz olduğunu duymuştuk. Türkiye’nin en derin gölü olduğunu öğrendik.
Diplerde çok büyük balıkların olduğunu söylerlerdi. Bembeyaz kumu çok ilgi çekiciydi yüzüyorduk.
Pamukkale’ye turist götüren tur şirketleri Salda Gölü kenarındaki restoranda konaklardı.
Meğer bizim bilmeden yaşadığımız Salda Gölü ne kadar değerleymiş!
Yıllar sonra bir bayram günü ailemle gezmeye gittiğimde sahiline kontrol noktası konduğunu, arabaların ücret karşılığı içeri alınıp eşsiz kumun üzerinde kara lastikleriyle gezdiğini gördüm. Magandanın biri de havaya ateş açıyordu ailelerin arasında.
“Türkiye’nin Maldivleri” diye nam saldı, kumu Maldivler’dekilere benzediği için.
Ancak ne garip ki gölün girişine “Saldivler” yazmışlar.
Oysa bu gölün adı Salda! Bu ne aşağılık kompleksidir?.
Şimdi Maldivler yazsın bakalım, “Salda’nın kumu gibi” benzetmesini..
Bu güzel Mavi Boncuk, bir milli park değerinde ve hepimize doğa mirası.
Dünyanın oluşum şifrelerinin, Salda’nın organik kumunda gizli olduğunu söylüyor bilim insanları.
Yanıbaşındaki dağa da bir kayak pisti yapıldı. Gölü gören bir kayak pisti. Muhteşem bir fantezi.
Geçen aylarda değerli kumları damperli kamyonlara kepçelerle doldurup bir yerlere götürdü ve döktüler.
İnsanlar ayaklandı tekrar geri getirildi. İnsanın olduğu her yerde tahribat riski var ama NASA’ nın bile önemini vurguladığı Salda Gölü için yörede daha duyarlı bir anlayış oluşuyor.
Özenle yaşatmamız gereken Salda için güzel gelişme bu.
Nazarlık gibi bu nadide göl, başta yanı başında kurulmuş Salda Köyü köylülerine ve tüm insanlığa emanet…