UEFA Konferans Ligi ön eleme maçlarında Galatasaray İstanbul’da Muslera’nın kırmızı kart gördüğü maçta St. Johnstone ile 1-1 berabere kalırken, Trabzonspor da Norveç ekibi Molde karşısında kaçırdığı uzatmada kaçırdığı penaltı sonrası 3-3 berabere kalarak tur şansını rövanşa bıraktı. Sivasspor ise Gürcistan ekibi Dinamo Batum’u deplasmanda 2-1 yenerek önemli bir avantajla evine döndü.
Türk teknik adamları tartışmalıyız
Habertürk gazetesi spor yazarı Ali Rıza Çelikler, Galatasaray ile Trabzonspor maçlarını yorumladığı “Türk teknik adamlarını tartışmalıyız” başlıklı yazısında önemli teşhislerde bulundu.
İşte Serdar Ali Çelikler’in o yazısı:
Bir ekranda Trabzonspor – Molde, diğerinde Galatasaray – St. Johnstone maçlarını izledim. Her iki maç için ortak yorumum maalesef ve maalesef sürekli tekrar ettiğim ve anlaşılan yine tekrar edeceğim şey olacak: Türk teknik adamlar Avrupalı meslektaşlarından 10 yıl gerideler. Ne plan var ne düzen. Dünya, futbolcuyla oyunu çoktan bıraktı. Herkesin bir OYUN’u var. O oyun üzerinden bir şeyler yapıyorlar.
Trabzonspor’un 2-3 futbolcusunun toplam maliyeti ile kurulmuş Molde’nin her ama her atağındaki dikey paslaşma istekleri; her ama her ataklarında topu bir şekilde merkeze getirmeyi başarmaları; her ama her atakta müthiş çoğalmaları bizim temsilcimizden çok daha öndeydi. Trabzonspor’un oyuncu kalitesi Molde’de olsa maç 5-6 sıfır biterdi. O zaman sorun TAKTİK BİLGİSİ ve OYUN PLANI.. Bakın tek bir örnek vereyim. 90 + 4. dakikada penaltı kullandı Trabzon. Penaltı direkten döndü, sonra Molde kontraya çıktı. Tam 6 oyuncusu vardı Trabzon ceza sahası ve civarında.. Bakın, deplasmanda 3-3 skor. Rakip son saniyede penaltı kaçırıyor. Bizim takımlarımız “Ohh” der 3-3’e şükrederdi. Molde, 4.’yü aradı. 95. dakikada 6 oyuncu ile kontraya çıkabilme fizik gücü de cabası.
Galatasaray’da aslen durum daha da kötü. St. Johnstone özellikle defans kenarları, stoperleri ve ön orta alan oyuncuları tamamen Baltazar olan kazmalarla dolu bir takım. İlk 7 dakikada 2 net pozisyon buldu G.Saray sonrasında İskoçlar dengeyi sağladı ve temsilcimize pozisyon verdirmedi. G.Saray’ın ciddi sorunları var. En büyük sorunu ise taktik eksikliği. Çizilmiş hücum planını geçtim, duran top planı bile yok.
Fizik olarak kuvvetli bir takım olan Johnstone’a karşı fena durmadılar ama oyun yok, oyun.. Elbette Muslera yine ciddi bir hata ile gole neden oldu ve 2. maçta da sıkıntılı bir durum yarattı. Ama bireysel olarak bu hatalardan ziyade G.Saray da Terim’i ve bu büyük efsanenin artık geride kalmış tarzını, daha da ötesi eksiği yokmuş gibi davranmasını tartışmalı.
Maalesef Türk futbolu olarak 80’lere döndük. Her iki maçın spikerleri de Vatan-Millet-Sakarya’ya bağladılar. Trabzon’un maçı Trabzonspor TV’deydi anladık ama tüm yorumcular, Molde gibi takımdan 3 gol yemiş ekibi ve hocayı öve öve bitiremediler. Yenilen 3 gole de şanssızlık dediler.
Her iki temsilcimiz de bu turu deplasmanda geçebilecek kaliteli kadrolara sahipler. Ama Avrupa’da fazla ilerleyemeyeceklerini göreceğiz. Ne bu kafayla ne bu taktik bilgisi eksik teknik ekiplerle ne fizik güç namına çok gerideki takımlarımızla ne de bu goy goycu medya ile ilerleyemeyiz zaten.