AFD’NİN GÜCÜ, DEMOKRASİNİN GÜÇSÜZLÜĞÜNDEN MİDİR?

Almanya’nın Lübeck şehrnde yaşyan gurbetçi düşünür Remzi Uysal,  Almanya için Alternatif Partisi (afd)’nin yükselen grafiği ve Irkçı NSU cinayetleri konularını içeren bir yazı kaleme aldı. 

İşte Remzi Uysal’ın o yazısı: 

DeğerlI arkadaşlarım, Sizlere bunu yazma gereğini duydum. 

2018 yılında Alman istihbarat örgütü (dnd),  Nordkreuz (Kuzey kavşağı) gizli Irkçı Alman örgütünün 25 bin kişilik ölüm listesini açığa çıkarmıştı. Bu listede kimlerin olduğu açıklanmamıştır! Biliyorsunuz, böylesi gizli bir Alman ırkçı örgütü NSU, 2000 ile 2007 yılları arasında 10 cinayet işlemiş olup, kurbanlarından 8’i türk olduğu gibi, 25 kişi de yaralanmıştır. 

SORULAR… SORULAR..

Bu cinayetleri işleyen üçlü çeteden Alman istihbaratı habersiz mi idi? Bu üçlü örgütün iki erkek üyesinin mekanlarında, mekanlarının havaya uçması ile ölümleri tesadüf mü idi? Bu üçlü çetenin öldürdüğü Alman kadın polisinin çete ile ilişkisi ne idi?  Bu soruya açıklık getirilmediği gibi, Nürnberg’de görülen ve yıllar süren tek kadın sanıklı NSU davasının kararlarını torunlarımızın dahi ömürleri öğrenmeye yetmeyecek.Neden? Gizlenen nedir? 

Almanya’da dönem dönem gelişen ve açığa çıkarılan Irkçı hareketlerin ve örgütlenmelerin ne derece güçlü ve tehlikeli olabileceklerini 2022 yılında Federal Parlamento’yu basıp darbe yapmayı planlayan “Reichdbürger (İmparatorluk Vatandaşları” örgütünün o derece örgütlenip Federal Cumhuriyeti ortadan kaldırabileceklerini düşünebilecek güce ulaşması için palazlanmasına yıllarca göz mü yumuldu?

Almanya’da  şimdiye dek sürekli farklı isimlerle ırkçı partiler yasal hüviyet ile sahneye çıkmışlardır. Son ırkçı, Almanya için Alternatif Partisi (afd), federal meçliste grup sahibi olduğu gibi, geçen haftalarda Almanya’da bir Belediye Başkanlığı ve bir Valilik makamı da kazanmış bulunmaktadır. Böyle devam ederse, gelecek federal Parlamento seçimlerinde afd hükümet ortağı da olabilir mi? Ben şaşırmam! Son istatistiklerde, d.d. Geçen hafta, ırkçı afd partisi %22 oy almış olup,  berlin koalisyon hükümetinin başbakanın sosyaldemokat alman partisi’ni (spd) dahi geride bırakmıştır. Böyle devam ederse, ileride almanya’da neler olabileceğini bugünden üzerinde düşünmemiz  gerekmez mi?

Kamuoyunun bilgisine sunarım.

Sevgi ve saygılarımla…

Remzi Uysal / Lübeck

***

İLGİLİ HABER (Internetten alıntıdır!)


Aşırı Sağcı Grupların ‘Düşman Listesi’ Almanya’yı Tedirgin Etti
01 Ağustos 2018  /Cem Dalaman

Almanya’da aşırı sağ grup ve kişilerin isim, adres ve telefonlardan oluşan “düşman” listeleri hazırladığı ortaya çıktı. 25 bin kişinin bulunduğu listeyi aşırı sağcıların ne amaçla tuttuğu bilinmiyor. Özellikle göçmen temsilcileri ve aşırı sağcılar konusunda haber yapan medya mensupları arasında tedirginlik yaratan liste, Sol Parti’nin hükümete verdiği bir soru önergesi üzerine ortaya çıktı.

Hükümetin verdiği cevaba göre, Alman güvenlik birimleri 2011’den bu yana aşırı sağcı grup ve kişilere yönelik arama, soruşturma ve baskınlarda 25 binden fazla kişinin bilgilerinin yer aldığı “düşman” listeleri tespit etti.
İsim, adres ve telefon numaralarının yer aldığı liste 2011’den bu yana aşırı sağcı terör örgütü Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) ile “Nordkreuz” (Kuzey Kavşağı) adlı örgüt ve başka üç aşırı sağcı gruba yönelik arama, baskın ve soruşturmalarda ele geçirildi.

NSU hakkında yürütülen soruşturmada 2011 yılı sonuna kadar 10 bin verilik listeye ulaşıldığı, en kalabalık listenin ise geçen yıl “Nordkreuz” hakkında yürütülen soruşturmada ele geçirildiği, aşırı sağcı terör zanlısı Alman ordu mensubu Franco A. ile iki suç ortağı hakkında başlatılan soruşturmada da 32 kişilik “düşman” listesine ulaşıldığı kaydedildi. Fişlenenlerin isim ve adreslerin üzerinde “Feinde – Düşmanlar” yazdığı belirtildi.

Hükümet, aşırı sağcıların bu listeyi hangi amaçla hazırladığının bilinmediğini duyururken, “Listelerde yer alan isimler bilgilendirildi mi?” sorusu da tam açıklık kazanmadı.

Federal hükümet bu soruyla ilgili olarak “NSU soruşturması kapsamında eyalet güvenlik birimlerinin liste konusunda bilgilendirildiğine” dikkat çekmekle yetindi. NSU Cinayetlerini Araştırma Komisyonu Üyesi Clemens Binninger, örgütün sadece üç kişilik bir örgüt olduğu tezine inanmadığını belirterek, “10 bin kişilik bir ölüm listesi var. İşlenen bütün cinayetler öncesinde kurbanların önceden seçilmesi ve bunlarla ilgili detaylı bir çalışmanın yapılması söz konusu” şeklinde bir açıklama yapmıştı.

NSU mağdurlarının avukatlarından Mehmet Daimagüler de, NSU davası sürecinde 10 bin kişilik liste iddialarına vurgu yaparak, “Bu daha çok bir sipariş listesi. Yani birileri bu listeyi hazırlayıp NSU’ya veriyor, onlar da harekete geçiyor” şeklinde konuşmuştu.

Öte yandan eyalet teşkilatlarının 2017 yılında sadece üç kişiyi listede adının geçtiği yönünde bilgilendirdiği ortaya çıktı. Hükümetin verdiği cevaba göre “düşman” listelerinde yer alan ve tehdit altındaki kişiler için federal hükümetin ve eyalet birimlerinin ortak veri dosyası da yok. Alman Gazeteciler Birliği fişlenen bütün medya mensuplarının bilgilendirilmesini talep etti. Aşırı sağcılarla ilgili haber hazırlayan gazeteciler ve aşırı sağcılarla mücadele eden grupların faaliyetlerinden dolayı tehlikede olduğunu savunan birlik, güvenlik birimlerinin bu konuda açık ve şeffaf davranmasını istedi. Hukuk uzmanları da, listelerde yer alanlara yönelik saldırıya işaret eden kayıtların olması durumunda, polisin ipuçlarını değerlendirip ilgili kişiyi haberdar etmek zorunda olduğu yönünde yorum yaptı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir