Ayasofya’nın müze statüsü kaldırıldı ve ibadet yolu açıldı. Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya’yı müze yapan 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Danıştay’ın karar gerekçesinde, Ayasofya’nın Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı mülkiyetinde olduğu ve cami olarak toplumun hizmetine sunulduğu kaydedildi.
Danııştay 10’uncu Dairesi, Atatürk tarafından imzalanan Ayasofya’yı müze yapan 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını oy birliğiyle iptal ederek, ibadete açılması yönündeki engeli kaldırdı.
Böylece bugüne kadar çıkarılan kararnamelerin de iptal yolu açılmış oldu. Ayasofya’nın bir bölümü 1994 yılından beri ibadete açık ve 5 vakit ezan okunuyor. Caminin müftülük tarafından atanan kadrolu imamı da bulunuyor…
Yargıtay kararının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ilk açıklama geldi. Ayasofya’yının, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devriyle ilgili kararnameyi paylaşan Erdoğan, “Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.
İŞTE DANIŞTAY’IN KARARI
Danıştay’ın karar gerekçesinde “Ayasofya’nın, statüsü muhafaza edilerek hukuk düzenimizle güvence altına alınan, özel hukuk tüzel kişiliğini haiz mazbut vakıf niteliğindeki Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı’nın mülkiyetinde olduğu, Ayasofya’nın, vakfedenin iradesi gereği sürekli şekilde cami olarak kullanılması için toplumun hizmetine sunulduğu, bedelsiz olarak kamunun istifadesine terk edilmesi yönüyle hayrat taşınmaz niteliği taşıdığı, tapu belgesinde de cami vasfı ile tescilli bulunduğu” vurgulandı.
Kararda şu ifadeler yer aldı:
* Vakıf senedinin, hukuk kuralı etki, değer ve gücünde olduğu, vakfedilen taşınmazın vakıf senedindeki niteliğinin ve kullanım amacının değiştirilemeyeceği, bu hususun tüm gerçek ve tüzel kişilerle birlikte davalı idare için de bağlayıcı olduğu Devletin, vakıf varlığının, vakfedenin iradesine uygun olarak kullanılmasını sağlama yönünde pozitif yükümlülüğü, vakıf mal ve hakları ile ilgili olarak vakfedenin iradesini ortadan kaldıracak şekilde müdahalede bulunmama yönünde de negatif yükümlülüğünün bulunduğu kuşkusuzdur.
Danıştay’ın kararı şu sözlerle sona erdi:
* Bu durumda, Türk hukuk sisteminde kadimden beri korunarak yaşatılan Vakfa ait taşınmaz ve hakların vakfiyesi doğrultusunda istifadesine bırakıldığı toplum tarafından kullanılmasına engel olunamayacağı, vakıf senedinde sürekli olarak tahsis edildiği cami vasfı dışında kullanımının ve başka bir amaca özgülenmesinin hukuken mümkün olmadığı sonucuna varıldığından, bu hususlar dikkate alınmaksızın Ayasofya’nın cami olarak kullanımının sonlandırılarak müzeye çevrilmesi yönünde tesis edilen dava konusu Bakanlar Kurulu Kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Kaynak: Sözcü