Erbakan’ı Anma Gününde İktidar-Muhalefet buluşması

Eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan, hayatını kaybedişinin 10. yıldönümü nedeniyle anıldı.

Derleme: Salih Kartal / Kaynak: Karar.com

Saadet Partisi’nin Erbakan için gerçekleştirdiği programa Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, HDP Eş Başkanı Mithat Sancar, İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı Nuri Okutan, Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tevfik Eren, MEMUR-SEN Genel Başkanı Ali Yalçın, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, İran’ın Ankara Büyükelçisi Mohammad Farazmand ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş katıldı.

ERDOĞAN: HOCAMIZIN EN BÜYÜK HAYALİNİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜK

Programa mesaj yollayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yaşanabilir Türkiye” teması altında düzenlenecek etkinliklerin merhum Hocamızın fikriyatını, kişiliğini, dava aşkını, ümmet bilincini, ülkeye ve millete hizmet sevdasını anlama bakımından hayırlara vesile olasını diliyorum.  

”Rahmetli Erbakan Hocamız, 84 yıllık ömrüne siyasetten bilime, diplomasiden kalkınmaya uzanan geniş bir yelpazede sayısız başarıyı, eser ve hizmeti sığdırmış gerçekten müstesna bir şahsiyetti. 86 senelik mahzunluğun ardından Ayasofya’yı yeniden ibadete açarak, Sultan Fatih’in vasiyeti yerine getirme yanında Erbakan Hocamızın en büyük hayalini de gerçeğe dönüştürdük. Türkiye’yi, Merhum Hocamızın da uğruna ömrünü adadığı hedefleriyle buluşturana dek durmayacak, inşallah 94 ruhu ve 2053 vizyonuyla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.     

KARAMOLLAOĞLU: MİLLİ GÖRÜŞÇÜ OLMANIN TEK ÖLÇÜSÜ VARDIR

Programda ilk konuşmayı yapan Karamollaoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Necmettin Erbakan vefat ettiğinde Saadet Partisi’nin genel başkanıydı. Bugün herkes Milli Görüşçü olmuş. Milli Görüşçü olmanın, Erbakan’ın yolundan gitmenin, Erbakanın çizgisini takip etmenin tek ölçüsü vardır; O da Saadet Partili olmaktır.

Erbakan Hocamız; yalın ayaklarıyla bir dilim ekmek için çöp arabasının arkasından koşmak zorunda kalan çocuk için göz yaşı döktü. Şimdi biz de karnını doyurabilmek için akşam pazar yerlerinde artıkları toplayan insanların hakkını arıyoruz.

27 Şubat 2011’de milyonlarca insanın dualarla ahirete uğurladığı merhum Erbakan Hocamızı rahmet, minnet ve özlemle anıyorum.”

BABACAN: ERBAKAN’IN NEZAKETİNE İHTİYAÇ VAR

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da programda konuşma yaptı. Günümüzde Erbakan’ın nezaketine ihtiyacın olduğunu belirten Babacan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Günümüzün en yakıcı sorunlarından birisi ifade özgürlüğü. Ülkemiz pek çok kez ‘üste çıkanın alttakini ezdiği’ bir zihniyetle karşı karşıya kaldı. Yönetenler değişti ancak baskıcı anlayış maalesef sık sık yeniden tezahür ediyor. Yönetime gelenler, kendinden olmayanların haklarını çiğnemeye başlıyor.

“Tarihimizin tozlu raflarında, eski ceza kanunumuzda meşhur 141, 142 ve 163. maddeler var. ‘Komünizm propagandası’ ve ‘din propagandasının’ cezası çok ağırdı. 1974 yılında Erbakan’ın MSP’si ile Ecevit’in CHP’sinin kurduğu koalisyonun amaçlarından birisi düşünce suçundan hüküm giyenlerin affedilmesini sağlamaktı. Erbakan o günlerde şöyle demişti: ‘Memlekete iç barış hürriyet havası ile gelecektir. Günah fikirde değildir’. Bu sözlerde zamanının çok ötesine uzanan bir bilgelik görüyoruz. Günah fikirde değildir.

“Nöbet değişimleri yaşandı ama günahın fikirlere yüklendiği günler geride kalmadı. Nöbeti devralanlar ellerindeki damgayı değiştirdiler ama kendilerinden öncekiler gibi fikirle kavga etmeye başladılar. Gücü ele geçirenler, kendi fikirlerini dayatıp tek tip insan görmeyi arzu ettiler. Farklı görüş dile getirenler kendilerini karakolda buldu. Bu yönetim zihniyeti ülkemizi renksizleştiriyor, siyasetin de memleketin de tadı tuzu kaçıyor. Zalimin karşısında mazlumdan yana duranlar, devlet gücü ellerine geçtiğinde zulmeden olmamalıdır.

“Rahmetli Erbakan’ın siyasi nezaketine, diğer partilerle diyalog zemininden kopmayışına, saygı sınırlarını ihlal etmeyen siyasi mücadele üslubuna her zamankinden fazla ihtiyaç var. Hamasete, popülizme kaçmadan, haktan, hakkaniyetten durmaya ihtiyaç var. Sorunların çözümünü sadece ‘meşru demokratik siyaset’ zemininde aramaya ihtiyaç var. Güçler ayrımını ve hukukun üstünlüğünü yaşatmaya ihtiyaç var. Hem şiddete hem de hak ihlallerine karşı net bir duruşa ihtiyaç var. ‘Garson devlet’ şiarını yaşatmaya, uluslararası ilişkilerde çok taraflılığa önem veren bir stratejiye ihtiyaç var. ‘Ağır sanayi hamlesi’ gibi teknolojiye ve üretime önem veren bir ekonomi perspektifine ihtiyaç var.

“Biz demokrasi ve atılım diyoruz. Demokrasi anlayışımız katılımcı ve çoğulcudur. Güçlendirilmiş parlamenter sistemden yanayız. Atılım anlayışımız güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümedir. Verimlilik esaslı, teknolojiyi ve dijital dönüşümü önceleyen, adil rekabete dayalı, sosyal programlarla desteklenen bir ekonomi modeli savunuyoruz.”

DAVUTOĞLU: HOCAMIZ ÖZGÜN BİR ÇİZGİ OLUŞTURMUŞTU

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da programda yaptığı konuşmada Erbakan’ın herkesle konuşabilen yönüne dikkat çekti. Davutoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Nesiller farklı sınavlarla karşılaşırlar ve her neslin sınavını şahsi hayatında temsil eden şahsiyetler vardır ki onlar o nesillere kutup yıldızı gibi yol gösterir ve tarihe adlarını yazdırırlar. Necmettin Erbakan hocamız özgün bir çizgi oluşturmuş bir insandı.

Muhterem başbakanımız, hocamız bir ilim adamı olarak kendisinden ilham aldığım bir ifadeyle, bir yaklaşımla altını çizerek söylüyorum, bilgiyle inancın, düşünceyle imanın çatışmayacağını göstermek için yola çıktı ve bunu hakkıyla gösterdi. Kendisine minnettarız.

“HERKESLE KONUŞABİLİR BİR SİYASİ ŞAHSİYET İNŞA ETTİ”

”Gerilimlerin ortasında hem sayın Ecevit’le koalisyon kurdu, hem sayın Demirel ve sayın Türkeş ile koalisyon kurdu. Herkesle konuşabilir bir siyasi şahsiyeti inşa etti. Bugün de buna ihtiyacımız var, herkesin herkesle konuşabildiği bir ortam.

Muhterem Erbakan hocamız olduğu gibi göründü, göründüğü gibi oldu. Maske takmadı. Vakarından taviz vermedi. Biz onu hep savunan adam olarak hatırlayacağız. Sadece kendini savunmadı orada. Savunduğu bütün bir neslin değerleri, 3-4 neslin biriktirdiği müktesebattı.”

KILIÇDAROĞLU: PARTİLERİ KAPATILDIĞINDA BİLE ÜLKEYİ KUTUPLAŞTIRMADI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Saadet Partisi’nin düzenlediği Erbakan’ı anma töreninde konuştu. Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Sevgili dostlarım bir cumhuriyet çocuğu olan merhum Erbakan destekçilerinin ve karşıtlarının da Erbakan Hocası olarak yaşamını sürdürdü. Onun hocalığı aynı zamanda ömrünü verdiği bir siyasi hareketin vatan ve bayrak sevdasıyla bir araya getirmiş milli bir görüşün hocalığıydı. Yaşanabilir bir Türkiye, Nazım Hikmet’in dizelerin de karşılığını bulmuş ortak bir özlemin ifadesidir. Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine… Tıpkı bir orkestranın aynı ezgide birleşen enstrumanları gibi olacağız. O ezgi nedir? O ezgi demokratik laik bir sosyal devletine bağlılıktır, kuvvetler ayrılığına inanmaktır, düşünce ve vicdan özgürlüğünü, medya özgürlüğünü kayıtsız şartsız savunmaktır. O ezgi ülkemizin kaynaklarını peşkeş çektirmemektir. Ben Türkiye’nin ihtiyacı olan ezgiyi bir kez daha bu salonda seslendirmeye başladığımıza inanıyorum”

“İhtiyacımız olan budur. Tüm kırgınlıklarımızı ve acıları gidermeliyiz. Bütün geçmişi geride bırakarak helalleşmeliyiz. Karşılıklı bağışlamaya ve hoşgörüye dayanan kardeşlik ortamını oluşturmalıyız. Ancak bunları başardığımız amana yaşanabilir bir Türkiye’yi kurabiliriz. Ama bugün dostlarımın arasında saymadıklarımız da düşmanlarımız olarak görmüyoruz. Dostlarımız vardır, ancak düşmanımız yoktur. Merhum Erbakan hocadan öğrendiğimiz de budur. Lideri olduğu siyasi partiler kapatıldığında dahi cumhuriyete olan bağlılığından geri adım atmamış, ülkeyi kutuplaştırmamıştır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir