Kurmuş olduğu Menekşe Korosu, Hoşgörülü Kadınlar Grubu, Tiyatro, Konser, Şehir Turları, Lisan kurslarıyla veya Kadınlar Meclisi girişimi ile toplumsal faaliyetlere aktif şekilde rol alan Milletvekili Güngör Yılmaz, 23 Şubat’taki Hamburg Eyalet Parlamentosu seçimlerine de SPD Adayı olarak hummalı bir çalışma ile hazırlanıyor.
RÖPORTAJ: Mehmet ATAK / FOTO: Cem SUVEREN www.gazetem.eu
Aylar öncesi güneşli bir günde Bergedorf semtindeki evlerinde eşi Hüseyin Yılmaz’la birlikte bizi kabul edip çay, kahve, kek ve pasta ile ağırlayan SPD Milletvekili Güngör Yılmaz‘la daha adaylık sonuçları belli olmadan önce yaptığımız söyleşiyi, 23 Şubat seçimlerine günler kala, aktüel konuları da ekleyerek yayınlıyoruz.
GÜNGÖR YILMAZ’IN ÖZGEÇMİŞİ
Trabzon doğumlu Güngör Yılmaz, 1973 yılında Lüneburg şehrine geldi. 1983’te Hamburg’da İktisat öğrenimine başladı. İlk işine Hamburg İmar ve İskan Bakanlığı’nda başlayan Yılmaz, şimdi ise Çevre Bakanlığı bünyesinde görev yapıyor. 35 yıllık dernek yaşamı ile politikayı içiçe gören bir kişiliğe sahip olan Güngör Yılmaz, SPD’ye üye oldu ve aktif siyaset sonrasında önce, Bergedorf İlçe Milletvekili, ardından da 2015’te Hamburg Eyalet Parlamentosu için 45. sıradan aday olup, tercih oyları ile 11. sıradan Milletvekili seçildi. Parlamento’da Başkanlık Divanı Katipliği görevinde de bulunan Yılmaz, şimdi de 23 Şubat’ta yapılacak seçimlerde tekrar aday olarak Meclis’e girme yarışını sürdürüyor.
İşte Güngör Yılmaz’la söyleşimiz:
*Sayın Yılmaz, 23 Şubat’ta yapılacak Hamburg Eyalet Parlamentosu seçimleri için sizin de SPD adayı olarak katıldığınız bu yarışa artık sayılı günler kaldı. 5 yıl önce milletvekili olarak parlamentoya adımınızı atarken duyduğunuz heyecan ile hayli kritik bir ortamda geçeceği belli olan bugünkü seçim yarışı aşamasındaki duygularınızı nakleder misiniz ?
G. Y.: Yıllardır çeşitli vesilelerle ziyaret ettiğim parlamento binasına milletvekili olarak ayak attığımda, kafamdaki bambaşka duygularla apayrı bir heyecan yaşadım tabii ki. Şimdi ise, bir yandan seçim yarışını var gücümle sürdürürken, öte yandan da sonucun açıklanacağı saatin merakı ve tatlı heyecanını şimdiden yaşıyorum.
UĞRAŞ ALANIMIZ HAMBURG OLMALIDIR
*Bir Türkiye kökenli milletvekili olarak Türkiye’deki bazı gelişmelere karşı tavır koymak gerekir mi sizce ?
G. Y.: Her insan gibi benim de doğup büyüdüğüm ülke olan Türkiye’nin meselelerine ilgisiz kalmam düşünülemez. Lakin, SPD milletvekili olarak seçildiğim parlamentoda uğraş alanım Hamburg üzerine yoğunlaşmalıdır diye düşünüyorum. Hamburg’da yaşayan insanların sorunları ile uğraşırken ve onlarla Hamburg’da yapmamız gerekenler üzerinde diyalog içinde olmak isterken, Türkiye konularının bizi burada ayrıştırmasını ve olumsuz etkilemesini istemiyorum.
*Özellikle de yurt dışında yaşayan Türkiye vatandaşlarına seçimlerde oy kullanma hakkı verilmesinden sonra, Almanya’da kurulan ama Türkiye’deki partilerin arka bahçesi gibi çalışan derneklerin varlığına şahit oluyoruz. Bu gelişmeleri nasıl karşılıyorsunuz ?
G. Y.: Türkiye ile ilgili bazı konuların, insanlarımızın büyük bir kısmını Almanya’daki konulardan daha fazla ilgilendirdiği bir gerçek ve değindiğiniz konuyu açıklıyor. Keşke bu kadar ilgi Almanya ve Hamburg siyasetine de olsa diyorum. Uzun vadede bu sorgulanacaktır ve muhtemelen de değişecektir. Siyasi partiler içinde artan Türkiye kökenli aday sayısının da, bunun böyle olacağına dair bir işaret olduğunu düşünüyorum.
SPD OYLARI YÜKSELİYOR, KAZANACAĞIMA İNANIYORUM
*Şimdi de en aktüel konu olan 23 Şubat seçimlerini konuşalım. Partiniz SPD’nin oyları hayli düşüşte iken, Thüringen seçimleri sonrasında hükümetin kurulma şekli sebebiyle SPD’nin oy yüzdesinin yükseldiği ve bu durumun Hamburg’a da yansıdığı açıklandı. Seçilecek 121 milletvekilliği için partilerin oy oranı sıralaması sizce nasıl olabilir ?
G. Y.: Evet, yapılan anketlere göre SPD’nin oyları yükseliyor ve görünen o ki SPD Hamburg’da az farkla da olsa ilk sırayı alacak ve Başbakan da bu partiden çıkacak. Tahminim yine ikinci parti durumundaki Yeşiller ile bir koalisyon hükümeti kurulacağı yönündedir. Parlamentoya 5 veya 6 parti girecektir. AFD’nin girmesini engellemek veya en azından o partiyi küçük tutmak hepimizin öncelikli hedefi olmalı.
BİR KOLTUKTA 4 KARPUZ
*Bir milletvekili olarak sizin bazı sosyal etkinlikler vesilesiyle ön plana çıktığınız görülüyor. Bir koltukta kaç karpuz taşıyorsunuz ?
G.Y.: Çevre Senatörlüğündeki ana işim ve Milletvekilliği görevim belli. Onun dışında sosyal faaliyetlerimi yürütmeğe gayret ediyorum. Ev işleri en sonunda geliyor. Eşim Hüseyin Yılmaz’ın ve çocuklarımın yardımı olmasa, işim çok zor olurdu. Bu durumda üç buçuk karpuz desek nasıl olur?
Benim ilgi ve uğraş alanıma giren bazı faaliyetler şunlardır:
1- Düzenli olarak Meclis kararları hakkında çıkartmış olduğum bilgilendirme amaçlı Türkçe ve Almanca “Parlamento’dan Notlar”. Bu düzenli bilgilendirme bana göre çok değerli bir çalışma.
2- Derneklerin veya kişilerin etkinliklerini duyurma ve bir çok insanın ilgi ve katılım alanını genişletme amaçlı çıkarttığım ve her hafta güncelleyerek sunduğum, çok tutulan “Hamburg Etkinlik Takvimi”.
3- İlgi duyan herkesin katılabileceği ve katılanlar için önemli bir sosyal alan oluşturan Koro çalışmalarım ve koronun Türk-Alman ilişkilerini olumlu etkilemesine yönelik konserler (Almanca sunum ve tercümeleri ile)
4- Oluşturması kolay olmayan, fakat sağlık ve sosyal ilişkiler açısından örnek teşkil edebilecek kadınlara yönelik ücretsiz spor kursları.
5- Gönüllü Almanlar bularak oluşturduğum Almanca dil ve kültür kursları (ücretsiz). Bunların bir kısmı için Milletvekilliği Büromu kurs yeri olarak sunuyorum.
6- Yaşadığımız şehri tanıma amaçlı çok ilgi gören, rehber eşliğinde Hamburg’u tanıma ve bilgilenme turları (ücretsiz).
7- Ücretsiz bilet tedarik ve ilgi duyan kişilere dağıtımı ile sınırlı sayıda da olsa kültürel imkanlardan faydalanma olanakları sunmak (Musikhalle, Tiyatro, Müze).
8- Hamburg’un en önemli Tiyatro kurumlarından biri olan Thalia Tiyatrosu’nun Türkiyelilere yönelik çalışmalar yapmasını sağlamak. Almanya’nın en ünlü tiyatrolarından sayılan bu kurumda örneğin 3 oyun Türkçe üstyazı ile sunuldu ve diğer kurumlar için örnek teşkil etmekte.
9- Düzenli olarak çocuklara ve ailelerine sponsor destekli çok uygun olanaklar sağlayıp çocuk tiyatrolarına gitme imkanı sunmak.
10- Bilgilendirmeli, konulu ve konuklu özellikle kadınlara yönelik buluşmalar ve ilgi duyanlar arası ‘networking’ çalışmaları.
11- “Kadınlar Meclisi” başlığı altında başlattığım farkındalık çalışmaları
12- Ve elbette sayısız bireysel kişilerin başvurularına yönelik yardımlar (örneğin çocukların aileden alınması, konut yapımında izin alma, okulla ilgili sorunlar vs.)
Seçildiğim taktirde yeni yeni projeleri bunlara ekleyerek, halkın yaşamında zaruri hale gelen sosyal konularda etkin olmağa çalışacağım.
GENÇLİK PARLAMENTOSU’NDA GELECEĞİN SİYASETÇİLERİ YETİŞİYOR
*Hamburg’da varlığı pek bilinmeyen Gençlik Parlamentosu konusu da var. Bu hususta okuyucularımızı aydınlatır mısınız?..
G. Y.: Hamburglu 140 Genç, parlamento binasında haftanın 5 günü toplanıp, tıpkı milletvekili imiş gibi çalışma yapıyorlar. Kurdukları komisyonlarda da belirledikleri konuları ele alıp, bir rapor halinde Parlamento’ya sunuyorlar. Üzerinde kafa yordukları projeler arasında Konut sorunu, Trafik, Çocuk Hakları, Çocuk Bahçeleri gibi toplumsal konular bulunuyor. Bütün bunlar, parlamenter bir sistemin yarattığı sevindirici gelişmelerdir.
*Ve son sorumuz.. Milletvekilliği için ilk dönem adaylığınızı mı, yoksa şimdiki adaylığınızı mı daha şanslı buluyorsunuz ?
G.Y.: Bir açıdan şimdi daha şanslı gibiyim; çünkü çevrem oldukça genişledi. Diğer taraftan SPD geçen seçimlere oranla daha az Milletvekili çıkarma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu da adayların seçilme şansını azaltıyor. 28. sıradan adayım. Seçmenlerin sağduyusuna ve tercihli oylarına güvenerek, tekrar seçileceğime inanıyorum.