Hamburg’da böyle bir okul !

Eğitimci Yazar Esma Arslan,  Hamburg’un Billstedt semtindeki Grundschule Archenholzstraße’de olup bitenleri “Kamuoyuna Çağrı” başlıklı yazısında akıcı bir dille kaleme aldı.

İşte Arslan‘ın çeşitli kesimlere seslendiği tedbir amaçlı o çağrı yazısı:

“Öyle bir okul düşünün ki eğitim dünyası ile henüz tanışan küçük çocuklarımızın her gün düzenli olarak gidip saatlerce ders gördükleri bir yer olsun. Bundan daha normal ne olabilir diye düşünebilirsiniz. Sorun bahsi geçen okulun okuldan çok bir harabeyi andırması. Her yeri dağınık, kirli, yer yer tellerle çevrili, okuldan çok bir viraneye benzemesi, bazı yerleri tamamıyla inşaat alanı olması. Yine belli bir noktaya kadar normal denilebilir. Ama sorun bu inşaatın ne zaman biteceğini kimsenin bilmediği gibi, okul idaresinin de haberinin olmaması. Keyfi bir inşaat bana daha çok para olursa devam edecek, yoksa böyle çağrışımı yapıyor. 

Uygarlığın, Avrupa’nın, Almanya’nın göbeğinde bir okul, hem de ilkokul. Kreş ve yuvadan sonra ebeveynlerin çocuklarını emanet ettikleri bir ilkokul. Güvenlik adına, yani dışarıdan görünürlüğü engelleyen çitlerle donatılmış. Çocukların oynayabilecekleri alan yok gibi. Oyun oynayabilecekleri malzeme de olmadığından geriye inşaat alanını ve araçlarını merak etmek kalıyor. O küçük kafalar da olup bitenleri anlamak, neler yapıldığını, neden düzenli çalışılmamasına rağmen okulun etrafının böylesi bir inşaat alanı olduğunu bilmek ve incelemek istiyorlar.

Okul bahçesinde çocukları korumak, gözetlemek, dikkat etmek adına görevli öğretmeler kesin ortalıkta dolanıyorlardır. Ama daha çok öğretmenlerin görevi çocukların olup bitenleri görmesine engel olmak gibi görünüyor. Çocukların arasında çıkan atışmalara, tartışmalara engel olmak, sataşmaların büyümesine engel olmak. Nedense zaten daraltılmış serbest oyun alanlarını daha da daraltan imaj çizmeleri dikkat çekici. 
Oyun parkı yok, oyun bahçesi yok, koşup rahatça hareket edebilecekleri, oyun oynayabilecekleri ve enerjilerini atabilecekleri bir ortam yok. Çocukların ilgilerini çekebilecek uygun bir ortamın olmaması ayrı bir dezavantajı beraberinde getiriyor. Birbirleri ile atışmalar ve çekişmeler, mevcut enerjilerini başka taraflara yönlendirmeleri doğal olarak gündeme geliyor. Ortalıkta dolaşan öğretmenlerin görevi de iyilik melekleri misali kavga edenleri ayıran hakemlik seviyesine düşüveriyor. Sıkça kavga çıkacağını, böylesi ortamların bir nevi teşvik edildiğini görmemek için eğitimci olmak gerekmiyor.

İNŞAAT GÜRÜLTÜSÜ ORTAMINDA EĞİTİM 

Edindiğim bilgilere göre inşaat iki yıldır devam ediyor. Çıkan gürültüyü, ses kirliliğini, öylesi bir ortamda çocukların öğrenmeye ne kadar konsantre olabileceklerini varın siz düşünün. İlginç olanı okul idaresinin bile inşaatın daha ne kadar süreceği konusunda herhangi bir bilgilerinin olmamaları. Artık kaliteli eğitim konusu da hangi seviyede hayal edilebilir; hangi çocuk öğrenmeye dikkatini ne derece  verebilir.

Öyle bir okul düşünün ki yüzlerce öğrencinin eğitim gördüğü okulun dışarıdan gelen onlarca öğretmeni olmasına rağmen sadece altı adet park yerinin olması, okul idaresinin eğitime verdiği önem ve ciddiyetin de ayrı bir göstergesi. 

ÖĞRENCİ VELİLERİ DE İLGİSİZ KALIRSA..

Ortalama dört yüzün üzerinde çocuk okulda eğitim görüyorlar. Aşırı göçmen kökenli ailelerin çocuklarının varlığı dikkat çekmesine rağmen yerli Alman ailelerin çocuklarının az da olsa varlıkları biliniyor. Konu ile ilgili okul idaresine gerek soru, gerekse protesto niteliğindeki sosyal çalışmalarA bu ailelerin zerre kadar ilgi duymamaları, olup bitenleri görmezden gelerek razı olmaları hak arama bilincinin zayıflığı, kadercilik, demokrasi bilincinin eksikliğiyle açıklanabilir.

BU SESE KULAK VERİN LÜTFEN

Basınımıza sesleniyorum; bu konuyu acilen gündemlerine almalılar.. 

Yine göçmen kökenli milletvekillerimize sesleniyorum; böylesi bir bariz ayrımcılığı görmezden gelemezsiniz, lütfen konuya el atın.

Bu çocukların ailelerine sesleniyorum; lütfen çocuklarımıza ve okulumuza sahip çıkalım, onlar sizin en değerli varlıklarınız ve geleceğimiz. Normal ve iyi bir eğitim, insani koşullar altında onların da hakkı.

Son olarak Grundschule Archenholzstraße’dan sorumlu Schulbehörde’ye sesleniyorum; ne bu okulun hali, bu inşaat daha ne kadar sürecek, bu çocukların eğitim hakları neden ayaklar altına alınıyor, bu konuda ne yapmayı düşünüyorsunuz?”

Eğitimci ve Yazar Esma Arslan, 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir