Hamburglu Yazar şair Esma Arslan, 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle bir kutlama mesajı yayınladı.
Esma Arslan, “Emekçi Kadınlar Günü Kutlu Olsun” başlıklı yazısında özetle şu görüşlere yer verdi:
DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN
“Her yıl 8 Mart gününün ayrı bir yeri ve anlamının olmasının haklı gerekçeleri var. Haklarımızı vermelerini beklemeyelim. Alalım ! Hayat beklentiler değildir, arayışlardır. Her şeyi bilen insandan daha zararlı kim olabilir? Sonra kendimizi bir ada, ülke, kıta ya da mücevher yerine koyarak keşfedilmeyi beklemeyelim. Kimse bulunmaz Hint kumaşı değildir. İstediğimiz neyse, onu biz arayalım. Zira hayat sanıldığından da kısa. Bilgiyi, sevgiyi, doğayı, malı, işi ve insanı, ne olursa olsun, aradığımızı bulsak da orada kalmayalım. Onu daha geliştirelim, ona kendi kişiliğimizi katalım, onu kendimizle daha zenginleştirelim, daha da güzelleştirelim, bir üst boyuta getirelim. Unutmayalım ki, doğanın en büyük gizli gücü insanın, yani onun varlığını devam ettiren kadının kendi gücüdür.
BU GÜNLERE KOLAY GELİNMEDİ
8 Mart’ın Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak tüm dünyada kutlanabilmesi için nice kadın can verdi. Çok büyük ve hatta kanlı mücadeleler verilerek bu günlere gelindiğini bir an bile
unutmamalıyız.
Kadın erkek eşitsizliği hayatın bir çok alanında diri ve halen yürürlükte. O yüzden verilen mücadeleleri aksatmaksızın göreve devam, ki bizden sonraki nesiller devralacakları bu hak ve özgürlükler konusundaki talepleri aksatmaksızın devam ettirebilsinler. İnsanlığın gelişim seyri hep hak edilenin alınması üzerine şekillenmiş ve bu hakları kimse kimseye hediye etmemiş. Bu anlamda kadın sorunu çevre, enerji, uzman eleman, siyasetteki tıkanmalar, medyanın aşılamayan krizleri, sporda şike, internetin ve insanlığın geleceği gibi sorunlardan ayrı ele alınamaz.
ÖDEV ve SORUMLULUKLAR BİLİNİRSE..
Daha çok kazanmaya, kâr etmeye devam ama insan doymaz ki, nereye kadar? Sosyal bir varlık olduğumuzu, herkesin hayatının ayrı bir anlamı, değeri ve önemi olduğunu unutmaksızın, toplumdaki yerimizi, ödev ve sorumluluklarımızı bilerek adımlarımızı atalım. Gerisi kendiliğinden gelecektir.
YUVAYI YAPAN DİŞİ KUŞLAR TOPLUMA DA YÖN VEREBİLİR
Siyasilerin nefret diliyle kadınların dili bence bir olmamalı. Kadın doğası gereği zaten sanatçı ruhludur, o yaratır, çevresine şöyle bir dokunur ve orası güzelleşir, değişir, daha bir yaşanılır hale gelir. Bence bu bilinçle hareket edildiğinde sorunun yarısını çözmüş olacağız. Çocukları biz yetiştiriyoruz, eşlerimizi biz idare ediyor, yuvayı madem biz yapıyoruz, topluma da şekil verebiliriz. En zor kısmı genel bir zihniyet değişikliğine bulaşmak, gerisinin kendiliğinden geleceğine eminim.
Ezmeyelim, ezmelerine izin vermeyelim, nefretin değil sevginin dilini benimseyelim. Çevremizde olup bitenlere karşı duyarlı olalım, çocuğa, doğaya, hayvanlara en başta da birbirimize iyi davranalım, koruyup kollayalım derim.
Bu anlamda toplumun her katmanında ve kesiminde genel olarak kadına yönelik ayrımcılık, baskı ve şiddetin son bulması dileklerimle tüm kadınların 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarım.”
Yazar ve Şair Esma ARSLAN
TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİREN 20 KADIN
Devletlere yön veren, tek bir sözüyle imparatorlukları titreten, yaptıkları buluşlarla dünyayı güzelleştiren kadınlar, yüzyıllardır tarihin akışını değiştiriyor.
İşte tarihin akışını değiştiren kadınlar…
1. Hürrem Sultan
Ukrayna’ya yapılan akınlardan sonra İstanbul’a getirilerek saraya alınan Anastasia’nın adı Hürrem olarak değiştirildi. Devlet işlerinde etkin rol oynayarak Osmanlı İmparatorluğu’nda “Kadınlar saltanatı” denilen devri başlattığı kabul edilir. Sultan Süleyman’ın nikâhlı karısıdır. Kanuni’ye 5 evlat veren Hürrem Sultan tarihe geçti.
2. Mother Teresa
Katolik dünyasının en kutsal insanı olarak kabul edilen Rahibe Teresa, hayatını güçsüz ve bakıma muhtaçlara adayan ve Kalküta´da sadece kendi elleri ile 1000 kişiyi kurtaran biri olarak adını tarihe yazdırmayı başarmıştır.
3. Agatha Christie
İngiliz yazar, popüler edebiyatın en önemli isimlerinden biri ve dedektif Hercule Poirot tipinin yaratıcısıdır. Mary Westmacott takma adıyla aşk romanları da yazmıştır. Ancak asıl ününü, yazdığı 80 dedektif romanına ve West End tiyatrolarında başarıyla sahnelenen oyunlarına borçludur.
4. Kleopatra
Mısır’ın son hükümranı, dönemin en güçlü iki ismi Sezar ve Marc Antony ile beraberliği sayesinde ülkesinin varlığını korumasını sağladı, güzelliği bugün bile dillerden düşmüyor.
5. I. Elizabeth
İngiltere’nin 17 Kasım 1558 tarihinden ölüm tarihine kadar olan süre içerisindeki kraliçesiydi. Ayrıca İrlanda’nın ve sembolik olarak da Fransa’nın kraliçesi olarak kabul ediliyordu.
6. Anne Frank
Almanya’daki Yahudi Soykırımının simge isimlerindendir. 13 yaşında yazdığı günlüklerle Nazi zulmünü tüm dünyaya duyurmuştur.
7. Emily Murphy
Kanada’nın ilk kadın yargıcı ülkede kadınların insan olarak sayılmadığı hükmünü içeren kanunun değiştirilmesini sağladı.
8. Rosa Parks
1930′larda beyaz ve siyahlar otobüslerde farklı koltuklarda oturuyordu. Alabama’da beyaz bir adam Parks’tan kendisine yer vermesini istedi. Kendine ayrılan bölümde oturan Parks yer vermeye direndi ve bunun sonucu olarak tutuklandı. Bu olay Amerika’da siyahi direnişin milatlarından biri olarak kabul ediliyor.
9. Prenses Diana
Prenseslik ünvanıyla yaptığı hayır işleri ve toplumun alt kesimleriyle kurduğu yakın ilişkilerden dolayı 20. yüzyılın en çok tanınan ve sevilen hümanist ikonlarından biri haline gelmiştir. 1997’deki ölümü dünya çapında büyük ses getirmiştir.
10. Boudicca
Kocası Britanya adasının en önemli klanlarının birinin başındaydı. Kocasının ölmesi üzerine Romalılar ülkesini yıkıma doğru sürükledi. Bu yıkıma karşı duran ve tüm klanları birleştiren Boudica direnişin sembolü oldu.
11. Aquitaine’li Eleanor
Fransa’nın ilk Kraliçesi güzelliği ve çekiciliğiyle dikkat çekmesini yanı sıra politika üzerinde oldukça etkiliydi. Oğulları Aslan Yürekli Richard ve John İngiltere’nin güçlü krallarıydı. Aile bağları sayesinde tüm Avrupa’yı kontrol etti.
12. Sappho
Tarihin ilk kadın edebiyatçısı, Afrodit’in rahibelerinden biriydi. Yazdığı coşkulu ve cesur lirik şiirler nesiller boyunca yaşadı ve günümüze kadar geldi.
13. Büyük Katerina
Rusya’yı 18’inci yüzyılının en büyük gücü haline getiren büyük çariçe zamanında yüzbinlerce kilometrekarelik alan fethedildi. Rus İmparatorluğunun sağlam temelleri onun zamanında ve onun katkılarıyla atıldı.
14. Jeanne d’Arc
Yüzyıl Savaşları boyunca İngiltere’ye karşı ülkesi Fransa’ya memleketi Lorraine’deki cephelerden başlayarak manevi anlamda büyük destek olan ve sonradan ünü Fransa’nın dört bir yanına yayılmış bir Fransız Katolik azizesidir.
15. Marilyn Monroe
Seksilik kavramını sinemaya taşıyan en güzel sarışın.
16. Margaret Thatcher
‘Demir Leydi’ lakaplı İngiltere´nin ilk kadın başbakanıdır. Thatcher, soğuk savaş boyunca ülkesinin gelişmesinde çok önemli rol oynadı.
17. Eva Peron
Arjantinli lider Juan Peron’un eşi yoksulların ve kadınların haklarını savunarak halkın sevgilisi oldu.
18. Indira Gandhi
Hindistan’ın ilk kadın başbakanı, ülkesini en zor zamanlarında dağılmaktan kurtardı. Buna rağmen 1984´te Sih koruması tarafından suikaste kurban gitti.
19. Eleanor Roosevelt
‘Uluslarası İnsan Hakları Bildirgesi’ni Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna sunan ve kabul edilmesini sağlayan dünyanın ilk First Lady’si.
20. Helena Rubinstein
Kozmetik kavramını bulan ve bir servet sahibi olan Polonyalı girişimci.
Kaynak: ONEDİO